top of page

Avukatlık Mesleği ve Türkiye’de Kadının Rolü

  • ayberkerdogan34
  • 13 Oca 2023
  • 2 dakikada okunur

16 yılı aşkın süredir avukatlık yapan ve bundan da mutluluk duyan Zeynep Şenay, Avukatların müvekkil bulabilmeleri için çevrelerinin geniş olmasının da altını çizdi. Şenay; “Avukatlık serbest bir meslek bir nevi esnaflık olduğundan dolayı sürekli olarak bir müşteri kaygısı bulunmakta. Doğal olarak müvekkil bulabilmek için aile ve arkadaş çevrenizin geniş olması gerekiyor. Böyle bir imkânınız yok ise maddi sorunlar baş gösteriyor” dedi.




‘Hedefim her zaman hukukçu olmaktı’

1983 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Zeynep Şenay, 2006 yılında Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olsa da 16 yıldır avukatlık yapmaya devam ediyor. Uzun süre serbest çalıştıktan sonra büyük bir holdingde hukuk müşavirliği yapan Zeynep Şenay; “Adım Zeynep Şenay. 1983 yılında İstanbul’da doğdum. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 2016 yılında mezun oldum. Aktif olarak 16 yıldır avukatlık yapmaktayım. Uzun süre serbest çalıştıktan sonra yaklaşık 9 yıldır da büyük bir holdingde hukuk müşaviriyim. Ailemde benden önce 2 kuzenim ve abim hukuk fakültesi mezunu. Hem bu etken hem de bölümün meslek kazandıran bir bölüm olması nedeniyle hukuk okumaya karar verdim. Ailem bu konuda benimle aynı fikirde olmasa da tercih ettiğim bölümü okumaktan dolayı mutluyum. Hedefim her zaman avukatlık yapmaktı. Ancak serbest avukatlığın zorlukları ve maddi nedenlerle avukatlıktan hakimliğe geçiş sınavlarına da girdim ancak yazılı sınavı geçmeme rağmen mülakatı geçemedim. Bu nedenle avukatlık yapmaya devam ettim” dedi.

‘Müvekkil için çevre şart’

Müvekkil bulabilmek için çevre ağının geniş olmasını dile getiren Zeynep Şenay; “Avukatlık serbest bir meslek bir nevi esnaflık olduğundan dolayı sürekli olarak bir müşteri kaygısı bulunmakta. Doğal olarak müvekkil bulabilmek için aile ve arkadaş çevrenizin geniş olması gerekiyor. Böyle bir imkânınız yok ise maddi sorunlar baş gösteriyor. Ayrıca meslek olarak insanların derdini sırtlandığınız için sürekli stres altında kalıyorsunuz ve genel olarak telefonunuz sürekli olumsuz nedenlerden dolayı çaldığı için kaygı bozukluğu yaratıyor. Doğru yaptığınız işlerde bile müvekkilden alacağınızı tahsil etmek maalesef Türkiye şartlarında oldukça zor. Bu nedenlerle belirli süre sonra özel bir şirkette avukatlık yapmayı tercih ettim. Genel olarak tek tip iş yaptığım için ve belirli ve düzenli bir gelire sahip olduğum için mesleğin zorluklarını bir nebze azaltabildim. Tabi ki kurumda çalışmanın da belirli zorlukları var. Avukatlık mesleğinin bağımsızlığına aykırı en başta. Ayrıca bilindiği üzere avukatların patronu olmaz” sözlerine yer verdi.


‘Ülke şartlarında kadın olmak zor’

Kadın olarak bir zorluk yaşamasa da Türkiye şartlarında kadın olmanın zorluğuna vurgu yapan Şenay; “Açıkçası ülke şartlarında kadın olmak her zaman zor. Toplumsal olarak okumuş kadından korkuluyor ve mesleğiniz de avukatlık ise insanlar daha fazla çekiniyor. Bu nedenle hem meslekte hem de toplumda kadın olmamın bir zorluğunu yaşamadım. Ancak kendini bilmeyen ve haddini aşanlar her zaman tüm kadınların karşısına çıkabiliyor. Bu durumlarda ve genel olarak bir kadın olarak sürekli kendinizi korumak ve zor durumlara düşebileceğiniz ortamlardan kaçınmak durumunda kalıyorsunuz. Örnek verecek olursam alkollü bir ortamda siz alkol kullansanız da kullanmasanız da sürekli olarak kendinizi korumak durumundasınız. Maalesef bizim gibi az gelişmiş ülkelerde kadınların kaderi bu galiba. Farklı mesleklerdeki hem cinslerim, özellikle işleri gereği görselliğin önemli olduğu alanlarda çalışanlar maalesef hem cinsiyet ayrımcılığına hem cinsel obje olarak nitelendirilmeye maruz kalıyorlar. Ayrıca toplumumuzda işverenlerin büyük bir kısmı kadın çalışan çalıştırmak istemiyor. Temel nedeni ise anne olmaları ve çocukları nedeniyle izin kullanacaklarının düşünülmesi. Kadınların meslek hayatındaki varlığını artırabilmek için devlet tarafından teşvik verilmesi ve desteklenmesinin önemli olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

 
 
 

Comments


bottom of page